top of page
Yazarın fotoğrafıAvukat Burak Güneş

YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E. 2019/4575 K. 2019/12172 T. 11.12.2019


• EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASINA DAYALI BOŞANMA İSTEMİ ( Bölge Adliye Mahkemesince Taraflar Eşit Kusurlu Kabul Edilerek Boşanmalarına Karar Verilmiş İse de Toplanan Delillere Göre Davalı/Karşı Davacı Erkeğin Ağır Kusurlu Olduğu - Mahkemece Tarafların Eşit Kusurlu Olarak Kabulünün Doğru Olmadığı )

• YOKSULLUK NAFAKASI İSTEMİ ( Sosyal Ekonomik Durum Araştırma Tutanağına Göre Kadının Ev Hanımı Olduğu Tanık Beyanına Göre İse Fabrikada Çalıştığı - Kadının Çalışıp Çalışmadığının Çalışıyorsa Yoksulluktan Kurtaracak Düzeyde Düzenli Gelirinin Olup Olmadığının İşten Ayrılmışsa Kendi İsteği İle Mi Yoksa Zorunlu Olarak Mı Ayrıldığının Araştırılarak Boşanma Yüzünden Yoksulluğa Düşüp Düşmeyeceğinin Belirleneceği )

• MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİ ( Boşanmadan Kaynaklı - Tazminat İsteyen Kadının Ağır ya da Eşit Kusurlu Olmadığı Bu Olayların Kadının Kişilik Haklarına Saldırı Teşkil Ettiği ve Boşanma Sonucu Bu Eşin En Azından Diğerinin Maddi Desteğini Yitirdiği/Mahkemece Kadın Yararına Uygun Miktarda Maddi ve Manevi Tazminata Hükmedilmesi Gerektiği )


ÖZET : Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ile maddi ve manevi tazminat istemi ile ile yoksulluk nafakasına ilişkindir Bölge adliye mahkemesince boşanmaya sebebiyet veren olaylarda, taraflar eşit kusurlu kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen tarafların kusurlu davranışlarına göre davalı-karşı davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece tarafların eşit kusurlu olarak kabulü doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. Evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı-karşı davalı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların, kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiği anlaşılmıştır. O halde mahkemece, tarafların, sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları ( TMK m. 4, TBK m. 50. 51 ) dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddi ( TMK 174/1 ) ve manevi ( TMK 174/2 ) tazminata hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir ( TMK m. 175 ). Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; mahkemece yaptırılan sosyal ekonomik durum araştırma tutanağına göre kadının ev hanımı olduğu tespit edilmiş, dosyada dinlenen tanık beyanına göre ise kadının fabrikada çalıştığı beyan edilmiştir. O halde davacı-karşı davalı kadının çalışıp çalışmadığının, çalışıyorsa yoksulluktan kurtaracak düzeyde düzenli ve sürekli bir gelirinin olup olmadığının, işten ayrılmışsa kendi isteği ile mi yoksa zorunlu olarak mı ayrıldığı hususları araştırılarak boşanma yüzünden yoksulluğa düşüp düşmeyeceğinin belirlenmesi, gerçekleşecek sonucuna göre kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesi gerekir.


DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat, yoksulluk nafakası talebinin reddi, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:


KARAR :

1- )Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.


2- )Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak taraflarca karşılıklı açılan boşanma davalarının, ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, çocuk lehine aylık 200 TL tedbir/iştirak nafakası ile kadın lehine aylık 250 TL tedbir/yoksulluk nafakasına, kadın yararına 10.000TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminata karar verilmiştir. Hükme karşı davacı-karşı davalı kadın tarafından tazminat ve nafaka miktarları yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise her iki dava yönünden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, istinaf incelemesini yapan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince, davacı-karşı davalı kadının istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı-karşı davacı erkeğin karşı davanın reddi, kusur belirlemesi tazminat ve yoksulluk nafakasına yönelik istinaf başvurusunun kabulüyle ilk derece mahkemesi kararının tümüyle kaldırılmasına, taraflarca karşılıklı açılan boşanma davalarının kabulüyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 250 TL tedbir nafakasına, yoksulluk nafakası talebinin reddine, velayetin anneye verilmesine, ortak çocuk lehine aylık 250 TL tedbir/iştirak nafakasına, tarafların eşit kusurlu olmaları sebebiyle, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.

Bölge adliye mahkemesince boşanmaya sebebiyet veren olaylarda, taraflar eşit kusurlu kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen tarafların kusurlu davranışlarına göre davalı-karşı davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece tarafların eşit kusurlu olarak kabulü doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.


3- )Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere; evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı-karşı davalı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların, kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiği anlaşılmıştır. O halde mahkemece, tarafların, sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m. 4, TBK m. 50. 51 ) dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddi ( TMK 174/1 ) ve manevi ( TMK 174/2 ) tazminata hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.


4- )Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir ( TMK m. 175 ). Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; mahkemece yaptırılan sosyal ekonomik durum araştırma tutanağına göre kadının ev hanımı olduğu tespit edilmiş, dosyada dinlenen tanık beyanına göre ise kadının fabrikada çalıştığı beyan edilmiştir. O halde davacı-karşı davalı kadının çalışıp çalışmadığının, çalışıyorsa yoksulluktan kurtaracak düzeyde düzenli ve sürekli bir gelirinin olup olmadığının, işten ayrılmışsa kendi isteği ile mi yoksa zorunlu olarak mı ayrıldığı hususları araştırılarak boşanma yüzünden yoksulluğa düşüp düşmeyeceğinin belirlenmesi, gerçekleşecek sonucuna göre kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesi gerekirken, bu konuda eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.


SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, 11.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

41 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Commentaires


bottom of page